Normalleşme için mücadele eden Türkiye’de Yüksek Seçim Kurulu ve Radyo Televizyon Üst Kurulu verdiği yayın durdurma cezalarıyla özgürlüğün önüne set çekiyor, normalleşmeye hizmet etmek yerine, sansürü yaygınlaştırmak istiyor.

Özellikle 1 Kasım seçimlerinden bu yana ideolojik bir tavır sergileyerek Türk televizyon tarihinin en ağır cezalarını uygulamaya sokan YSK/RTÜK, özgürlükleri hedef alıyor, izleyicileri cezalandırıyor, medyayı korkutmayı hedefliyor.

Bu kapsamda YSK ve RTÜK’ün 12 Eylül ve 28 Şubat darbe sürecini hatırlatan uygulamalarını kınıyor, ceza değil zulüm uygulamalarına dönüşen kararlarını gözden geçirmeye davet ediyoruz.

Medya yaşamdır. Basın özgürlüktür. Milletin haber alma özgürlüğü en temel insan haklarındandır. Bu hakkı engelleme çabası, eski Türkiye arayışıdır. Bu arayışla mücadele TBMM’nin görevidir. Onun için TBMM derhal devreye girmeli, Yeni, Sivil ve Özgürlükçü bir Anayasa için çalışma başlatmalı; Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun yapısı “Yeni Türkiye” idealine uygun hale getirilmelidir.

Aynı şekilde TBMM’nin, kimi yüksek yargı organları gibi nihai karar mercii olmak bakımından vermiş olduğu bazı kararları ile özgürlükleri ihlal eden Yüksek Seçim Kurulu’nda da reform yapması kaçınılmaz bir gerekliliktir.

Uluslararası Medya Enformasyon Derneği